'Jammer' iddialarına otelin güvenlik müdüründen yalanlama! İfadesinde her şeyi anlattı

Ekrem İmamoğlu'nun sık sık gittiği oteldeki güvenlik kameralarının kapatılmasına ilişkin yürütülen yolsuzluk soruşturmasında ifadesi alınan otelin güvenlik müdürü, "Getirdikleri valizler içerisinde jammer olduğunu bilmiyordum. Ancak otelimizde iletişim sisteminde ya da internet ağında problem olduğuna dair de bir şikayet almadık. Korumalarını da ben polis olarak biliyordum." dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında, Ekrem İmamoğlu'nun gittiği oteldeki kameraların kapatılmasına ilişkin gözaltına alınan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan güvenlik müdürü Osman Gündüz Bora O'nun savcılık ifadesine ulaşıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, tutuklanıp İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından yürüttüğü yolsuzluk soruşturması devam ediyor.
Bu kapsamda, Ekrem İmamoğlu'nun gittiği oteldeki kameraların kapatılmasına ilişkin gözaltına alınan ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılan suç tarihinde güvenlik müdürü olan Osman Gündüz Bora O'nun, savcılıkta verdiği ifadesine ulaşıldı.
"İMAMOĞLU'NUN 2024'TE 37 KERE, 2025'TE İSE 9 KERE OTELİMİZE GELDİĞİNİ TESPİT ETTİM"
Osman Gündüz Bora O, ifadesinde 2024 yılı mart ayından beri söz konusu otelde güvenlik müdürü olarak görev yaptığını belirtti. Çalışmaya başladıktan sonra, Ekrem İmamoğlu'nun 2024 yılında 37 kere, 2025 yılında ise 9 kere otele geldiğini tespit ettiğini beyan eden Osman Gündüz Bora O, şunları kaydetti:
"İmamoğlu otele gelmeden evvel koruma ekibi gelir, toplantı yapılacak salonları kontrol eder ve yanlarında da büyük siyah valizler bulunurdu. Sonrasında Ekrem İmamoğlu ve misafirleri gelirdi. Ortalama 1-2 saat aralığında otelde dururlardı. Bu geliş gidişlerinde kamera kapatıldığını görmedim. Basına yansıyan videolarda 12 Ekim 2024 ve 6 Mart 2025 tarihlerinde Ekrem İmamoğlu otele geldiğinde korumalarından birinin kameraları kapattığını gördüm."
Osman Gündüz Bora O, bu olaylara şahit olmaları halinde müdahale edeceklerini savundu.
"İLETİŞİM SİSTEMİNDE YA DA İNTERNET AĞINDA PROBLEM OLDUĞUNA DAİR ŞİKAYET ALMADIK"
Kamera sisteminde kapatıldığında ya da fiziki temasta bulunulduğunda uyarı sistemi olmadığını belirten Osman Gündüz Bora O, "Bir olay olduğunda geçmişe dönük inceleme yapılır. Getirdikleri valizler içerisinde jammer olduğunu bilmiyordum. Ancak otelimizde iletişim sisteminde ya da internet ağında problem olduğuna dair de bir şikayet almadık. Tarafıma gösterdiğiniz kişilerden isimlerini Tuncay Yılmaz (şüpheli), Hüseyin Köksal (şüpheli), Ertan Yıldız (şüpheli) olduğunu öğrendiğim kişileri otelde gördüm. Yine Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı Kadriye (Kasapoğlu-şüpheli) isimli kadın da İmamoğlu geldiğinde gelirdi." ifadesini kullandı.
Osman Gündüz Bora O, toplantılar sebebiyle otele ücret ödeyip ödemediklerini bilmediğini ifade ederek, "Basına yansıyan görüntüleri, ben de herkes gibi basından öğrendim. Belirttiğim üzere kameraların kapatıldığını görseydim müdahale ederdim. En azından bu durumu üstlerime bildirirdim. Korumalarını da ben polis olarak biliyordum. Kamu sıfatlarından dolayı çantalarla getirdikleri şeyleri sorgulamadık. Jammer olduğunu, jammer kullanmanın da suç olduğunu bilmiyordum." şeklinde konuştu.
NE OLMUŞTU?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanıp İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun Beşiktaş'ta gittiği otelde güvenlik kameralarının kapatılmasına ilişkin, suç tarihindeki otel müdürü Sinan U. ile güvenlik müdürü Osman Gündüz Bora O. hakkında "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan gözaltı kararı verilmişti.
Karar doğrultusunda gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildikleri Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde "yurt dışına çıkış yasağı"nı içeren adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.