Sumud Filosu'ndaki aktivist TGRT Haber'e konuştu: Zorla başörtümü çıkarıp fotoğrafımı çektiler!

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
İsrail, Gazze, Aktivist, Başörtüsü, Haber
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

İsrail'in saldırı düzenlediği Sumud Filosu'na katılanlardan aktivist-gazeteci Semanur Sönmez Yaman, TGRT Haber'e konuştu. Uluslararası sularda kaçırıldıklarını söyleyen Yaman, İsrail güçlerinin başörtüsünü zorla çıkardığını ve fotoğrafını çektiğini anlattı.

İsrail'in ablukasını kırmak ve Gazze'ye insani yardım ulaştırmak için yol alan Küresel Sumud Filosu, 1 Ekim akşamı Gazze sularına yaklaşmıştı.

Filoya saldıran İsrail ordusu, Küresel Sumud Filosu’na ait 42 gemiye el koymuş ve gemilerde bulunan yüzlerce uluslararası aktivisti gözaltına alarak ülkenin güneyindeki Ketziot Hapishanesi’ne nakletmişti.

Önceki gün 137 aktivist Türkiye'ye getirilirken bugün de İsrail 171 aktivisti sınır dışı etti. Şahısların Yunanistan ve Slovakya'ya gönderildikleri öğrenildi.

"ULUSLARARASI SULARDA İSRAİL GÜÇLERİ TARAFINDAN KAÇIRILDIK"

Sumud Filosu'na katılan ve ülkemize gönderilen aktivist gazeteci Semanur Sönmez Yaman, TGRT Haber ekranlarında Alper Altun'un konuğu oldu.

İsrail'in gemi baskınını anlatan Yaman, "İsrail Mavi Marmara'nın ardından çok sert müdahale etmeme yönünde bir karar almıştı. Biz de ateş açacaklarını düşünmemiştik. Ancak uluslararası sularda bir baskın demeyelim, kaçırma vardı. Belki başka yere gidecektik... Hücum botlarla teknemize yanaşıp bizi durdurdular. Askeri çıkarma yapıp ilk iş kamera ve internet bağlantımızı kestiler. Sonra da bizi kaçırdılar. Bizi ve tekneyi detaylı şekilde aradılar. 13 saat süren yolculukla Aşdot limanına getirildik." dedi.

Sumud Filosu'ndaki aktivist TGRT Haber'e konuştu: Zorla başörtümü çıkarıp fotoğrafımı çektiler! - 1. Resim

"DUA OKUYAN ARKADAŞIMIZIN AĞZINA VURDULAR"

İsrail'den 2 muhalif vekilin kendi teknesinde olduğunu söyleyen Yaman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hangi teknede kimlerin olduğunu iyi biliyorlardı. Sürekli 'Burada diplomat var dikkatli olun' dediler. Sanırım bundan dolayı bizi kelepçesiz götürdüler. Aşdot limanında da bizi diz çöktürüp güneş altında aç susuz beklettiler. Psikolojik işkence yaptılar bize. Yanımda dua mırıldanan arkadaşımızın ağzına vurdular.

Saatlerce bekledikten sonra bizi cezaevine götürmek için araca koydular. Araçta da bekledik, çok yoğun egzoz kokusu vardı, bir arkadaşımız fenalaştı. Kapılara vurduk öyle indirdiler. Sonra da hücresi bulunan araca bindirdiler, aşırı soğuktu... İlacıma varana kadar bütün eşyalarımı aldılar. 

"BAŞIMIZI ZORLA AÇIP FOTOĞRAFIMIZI ÇEKTİLER"

Cezaevi ise hayvanat bahçesi gibi.. Kafeslerin içinde bekledik. Muayene adı altında erkeklerin olduğu yerde zorla başımızı açtılar, fotoğrafımızı çektiler. Mahkum kıyafetlerinden tişört istedim, onu da vermediler. Kafese tekrar döndüğümde başım açıktı... Yasemin Acar sordu, öğrenince tişörtü başımı kapatmam için bana verdi. 

Cezaevine kocaman Gazze'nin tamamen yıkılmış halinin fotoğrafını astılar. Ona baktıkça biz daha fazla motive olduk. Duvarlarda Filistinli mahkumların yazıları vardı... Bizim de empati yapmamızı sağladı bu durum."

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...