Uğur Dündar'dan Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle cevap: Hırsınız size yalan da söyletmiş

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Uğur Dündar'dan Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle cevap: Hırsınız size yalan da söyletmiş

Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Gazeteci Uğur Dündar, kendisine "1980 darbesinin 'Bizim Uğur'u, TRT Genel Müdürü..." diye seslenerek açık mektup yazan eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na sert sözlerle cevap verdi. Dündar, "Neden en kritik zamanlarda röportaj için hep beni seçtiniz?" diye sorarak, "Hırsınız size yalan da söyletmiş" dedi.

Gazeteci Uğur Dündar, kendisini toplumu kutuplaştırmaktan ve bundan yarar sağlamaktan sorumlu tutan, "Tarih kimi affedecek, kimi affetmeyecek? Bu soruyu da not düşelim zaman göstersin…“Bizim Uğur”lar sizin olsun, Tarıklar bizimdir..." diyen eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na cevap verdi. 

Dündar, "Kullandığınız kaba üslubun yanı sıra, mektubunuzun iftira ve yalanlarla dolu içeriğini okuyunca "Acaba Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun X hesabı kötü niyetli birilerince ele geçirilmiş olabilir mi?" diye düşünmekten kendimi alamadım" dedi.

'HIRSINIZ SİZE YALAN DA SÖYLETMİŞ'

'Ey Kemal Kılıçdaroğlu madem Uğur Dündar kötü bir gazeteciydi, neden en kritik zamanlarda röportaj için hep onu seçtiniz?' diye soran Dündar, "Hırsınız size yalan da söyletmiş. TRT Genel Müdürü... Demişsiniz! Ne 12 Eylül döneminde, ne de öncesi ve sonrasında TRT Genel Müdürü olmak, aklımın ucundan dahi geçmedi" diye yazdı. 

"Yapmanız gereken bana yalan ve iftiralarla saldırmak değil, 'Ben neden daha önce çekilip CHP'nin önünü açmadım?' diye sormak olmalıydı. Bakın Sayın Özgür Özel, Sayın Ekrem İmamoğlu, Sayın Mansur Yavaş ile diğer başarılı başkanlar zafer kazanıp tarih yazdılar. Siz ise 'Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiren makosenli genel başkan' olarak tarih oldunuz!.." diye yazan Dündar'ın açıklamasının tam metni şöyle:

"Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,

Bana açık mektup yazmışsınız.

Ancak kullandığınız kaba üslubun yanı sıra, mektubunuzun iftira ve yalanlarla dolu içeriğini okuyunca
"Acaba Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun X hesabı kötü niyetli birilerince ele geçirilmiş olabilir mi?" diye düşünmekten kendimi alamadım.

Zira size hakaret etmedim, iftira atmadım, kişilik haklarınıza saldırmadım, özel hayatınıza lâf etmedim.

Sadece yerel seçim sonuçlarının, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kendi adaylığınızı dayatmak yerine, Sayın Ekrem İmamoğlu veya Sayın Mansur Yavaştan birini aday göstermiş olsaydınız, onların seçimi rahatlıkla kazanabileceğini gösterdiğini belirttim.

Bunu sadece ben söylemiyorum, sokaktaki hemen herkes ifade ediyor.

Ayrıca 39 milletvekili armağan ettiğiniz bazı masa ortaklarınızın son seçimlerde yüzde 1'lik oy oranını bile tutturamamaları da bu görüşü doğruluyor.

Bunda kızıp köpürecek ne var?

'SİZİN GİTMENİZLE BAŞLAYAN DEĞİŞİM ZAFER KAZANDI'

Sayın Kılıçdaroğlu, hırçınlığınızı anlıyorum.

Zira sizin Sayın Tayyip Erdoğan'a karşı girdiğiniz tüm seçimleri kaybetmiş ve CHP'nin oy oranını yüzde 25'e sabitlemiş olmanıza karşın, Sayın Özgür Özel, Genel Başkan olarak katıldığı ilk seçimde
bu yüzde 25'lik cam tavanı paramparça ederek partisini yüzde 38 oyla 1. yaptı.

Yani sizin gitmenizle başlayan değişim, zafer kazandı.

Sayın Kılıçdaroğlu,

Yazdığınız kin ve öfke dolu satırlarla sizin genel başkan seçildiğiniz günden beri bana yapıştırılmaya çalışılan 'Kılıçdaroğlu'nu Uğur Dündar parlattı. Dengir Mir Mehmet Fırat ve Melih Gökçek ile açık oturum yaparak onun önünü açtı' YAFTASINI YALANLAMIŞ OLDUNUZ!

Beni gereksiz yere töhmet altında kalmaktan kurtardınız.

'NEDEN EN KRİTİK ZAMANLARDA DÜNDAR'I SEÇTİNİZ?'

"Hırsınız size yalan da söyletmiş"

Kemal Bey,

Size karşı hiçbir kötü düşünce ve davranışta bulunmadığım gibi Sayın Ekmelettin İhsanoğlu'nu cumhurbaşkanı adayı gösterme gafletinizde bile, AKP'ye karşı sizi destekledim.

Ama CHP'yi kuruluş felsefesinden, Atatürk'ün çizdiği rotadan uzaklaştırma ve sağcılaştırma çabalarınızı da eleştirdim.

Kemal Bey,

Hırs ve kinle kaleme aldığınız satırlarda farkına varmadan kendinizle çeliştiğinizi de görmemişsiniz.

Öyle ya mektubunuzu okuyanlar şöyle düşünmezler mi?

'Ey Kemal Kılıçdaroğlu madem Uğur Dündar kötü bir gazeteciydi, neden en kritik zamanlarda röportaj için hep onu seçtiniz?'

Hırsınız size YALAN DA SÖYLETMİŞ.

'TRT MÜDÜRÜ OLMAK AKLIMIN UCUNDAN DAHİ GEÇMEDİ'

TRT Genel Müdürü... Demişsiniz!

Ne 12 Eylül döneminde, ne de öncesi ve sonrasında TRT Genel Müdürü olmak, aklımın ucundan dahi geçmedi.

Çünkü büyük başarıyla yaptığım ve beni yıllarca "Türkiye'nin en güvenilir kişisi seçtiren" bir işim vardı.

Yalanlarınız bununla da sınırlı kalmamış.

"Bana karşı yaptığınız sert çıkışı, yıllarca yenildiğiniz AKP iktidarına karşı gösterseydiniz"

Sevgili arkadaşım Tarık Akan'ı da hırs ve kininizi kusmaya alet etmişsiniz.

Merhum Tarık ile arkadaşlığımız gençliğimizde kavga ile başladı. Ama sonra çok iyi iki dost olduk. Bunun en yakın tanığı da Tarık'ın yakın arkadaşları ve sevgili Müjdat Gezen'dir. Ayrıca vefatından sonra Tarık'ın isminin, yaşadığı Bakırköy'de ki Özgürlük Parkı'na verilerek TARIK AKAN ÖZGÜRLÜK PARKI olması için çok uğraştım. Keşke siz de CHP Genel Başkanı olarak bir omuz verseydiniz de başarabilseydik!

Ayrıca bana karşı yaptığınız sert çıkışı, yıllarca yenildiğiniz AKP iktidarına karşı gösterebilseydiniz.

"Yapmanız gereken 'Ben neden daha önce çekilip CHP'nin önünü açmadım?' diye sormak olmalıydı"

Sayın Kılıçdaroğlu,

X hesabınızın kötü niyetli kişilerce ele geçirilmiş olabileceğini düşündüren bir başka husus da 28 Şubat'taki haberlerimle ilgili olarak 'muhbir' ağzını kullanmış olmanız.

Kemal Bey,

Hayatım boyunca yaptığım tüm haberleri getirin, altına yine imzamı atayım.

Zira vicdanen duvara yatak resmi yapıp karşısında mışıl mışıl uyuyacak kadar rahatım.

Yanlışım olmuş mudur, binlerce haber içinde bir iki tane olabilir. (Onun da hesabı mahkemelerde sorulabilirdi.)

'CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNİ KAYBETTİREN MAKOSENLİ BAŞKAN'

Kemal Bey,

Çok şaşkınım.

Zira yapmanız gereken bana yalan ve iftiralarla saldırmak değil "Ben neden daha önce çekilip CHP'nin önünü açmadım" diye sormak olmalıydı.

Bakın Sayın Özgür Özel, Sayın Ekrem İmamoğlu, Sayın Mansur Yavaş ile diğer başarılı başkanlar zafer kazanıp tarih yazdılar.

Siz ise 'Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiren makosenli genel başkan' olarak tarih oldunuz!..

Saygılarımla..."

NE OLMUŞTU?

Dündar, CHP'nin büyük başarı elde ettiği 31 Mart yerel seçimlerinden bir hafta son kaleme aldığı "Giden gemilerin ardından bakakalmak!.." başlıklı köşe yazısında, eski CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu eleştirmişti.

Yerel seçim sonuçlarını değerlendiren Dündar, CHP'nin yerel seçimdeki başarısını göz önünde bulundurarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Altılı Masa'nın cumhurbaşkanı adayının Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ya da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olmamasının seçimi kaybettirdiğini söylemiş, "CHP'nin ve "Altılı Masa"nın lideri Kemal Kılıçdaroğlu resti görmek yerine, kendi adaylığını dayattı ve Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetti" ifadelerini kullanmıştı. 

KILIÇDAROĞLU NE DEMİŞTİ?

Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin genel başkanlıktan düşmesiyle CHP'nin zafer kazanabildiğini ima eden Uğur Dündar'a sert sözlerle tepki göstermişti.

"Belki biraz kırıcı oldu ama kusura bakmayın Uğur Bey bunlar gerçekler" diyen Kılıçdaroğlu, "Bana, canlı yayınlarda Dış devletlerin ajanı olup olmadığımı soracak kadar dengenizi yitirdiniz, ses çıkarmadım" ifadelerini kullanmıştı.

Kılıçdaroğlu, "Şahsıma dilediğiniz kadar saldırabilirsiniz ama kardeşliğimizi dinamitlemenize müsaade etmem. Kendi adaylığımı dayatmak için siyasi rüşvet dağıttım iddialarınıza susarım ama 6'lı masa bileşenlerine 'siyasi rüşvet aldınız' imasına susmam, bu birlikteliği bozdurmam!" demiş, açık mektup yayınlamıştı.

Kılıçdaroğlu mektubunda Dündar'a, "Sağdan soldan vatan evlatlarının idamlarıyla sonuçlanan 68 kuşağı fırtınasında gemisine dalga vurmamış Uğur Dündar, 1980 darbesinin "Bizim Uğur"u, TRT Genel Müdürü…" sözleri ile seslenerek, şunları demişti:

"Toplumu kutuplaştırma, ayrıştırma, partimi yeniden halktan koparma çabaları ve çalışmaları olduğunu hissettiğim zaman Uğur Bey, SİYASİ ARENADA MAKOSENLERİMİ TEKRAR GİYERİM ve bedeli ne olursa olsun bu uğurda mücadelemi veririm.   Tarih kimi affedecek, kimi affetmeyecek? Bu soruyu da not düşelim zaman göstersin…   Bu vesileyle de vatanperver gazetecimiz Sayın Mehmet Ali Birand'ı saygıyla anmış olalım. Onun şahsında bütün gerçek gazetecilere selam olsun…   “Bizim Uğur”lar sizin olsun, Tarıklar bizimdir…   Kalın sağlıcakla…"

 

Düzenleyen:  - Gündem
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...