Aile Bakanı Derya Yanık: Yaşlılarımızın dualarına sığınıyorum

- Güncelleme:
Aile Bakanı Derya Yanık: Yaşlılarımızın dualarına sığınıyorum

Gündem Haberleri

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, bayram vesilesiyle özel hayatına dair bilinmeyenleri gazetemize anlattı.

ESMA ALTIN'IN HABERİ - Kalabalık bir ailede büyümenin kendisi için büyük bir şans olduğunu anlatan Bakan  Derya Yanık, avukat olmayı küçük yaşlardan beri hayal ettiğini ve bu hayalini gerçekleştirdiğini söyledi. En büyük hayalinin ise emekli olduğunda toprakla iç içe bir hayat yaşamak olduğunu belirten Yanık, sorularımıza şu cevapları verdi: 

> Öncelikle bütün okurlarımızın bayramlarını kutluyorum. İnşallah hayırlı, huzurlu, mutlu bir bayram geçirmek nasip olur. Tabii ki bu bayrama biraz buruk giriyoruz. 6 Şubat depremlerinde kaybettiğimiz vatandaşlarımızın acısı hâlâ içimizde. Ama inşallah Allah’ın yardımı, necip milletimizin tarihten, inançtan taşıdıkları o güzel özellikleriyle bu yaraları da hep beraber saracak ve tekrar güzel günlere erişeceğiz, diye ümit ediyor ve inanıyorum.

> İnsan, çocukluğa ilişkin her şeyi özler. Aslında eski bayramlardan ziyade biz çocukluğumuzu özleriz. Çocuklukta olan her şeyin bir başkalığı vardır. Tabii ki ben de çocukluğumun bayramlarını özlüyorum. Ama bugünün çocukları da bundan herhâlde 20-30 veya 50 sene sonra bugünün bayramlarını, kendi çocukluklarının bayramlarını özleyecekler. Çünkü çocukluk kendi başına bir güzellik hâlidir. O yüzden özlüyoruz. 

> Kalabalık bir ailede büyüdüm. Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde doğdum. Dolayısıyla kalabalık bir ailede büyümenin aslında bütün avantajlarını yaşadım. O bakımdan, doğrusu şanslıydım. Hedefim avukatlıktı. Avukat olmaya çok erken karar verdim. Hem hukuk fakültesini okurken hem mesleği icra ederken bu kararımdan şükürler olsun hiçbir zaman pişmanlık duymadım.

> Bakanlık görevlerinin dışında evde olduğumda kitap okumayı, yemek pişirmeyi seviyorum. Okuma çeşitliliğim çoktur. 

ONLARI SEVİYORUM

> Size samimi bir itirafta bulunayım. Kadın, çocuk, yaşlı, engelli, öncelikli gruplarla bir araya geldiğimizde ben bakanlığı, unvanı unutuyorum. Hele çocuklarla, engelli bireylerle bir araya geldiğimizde, onların o masumiyetinden, konuşmalarından, tepkilerinden, muhakkak bir şeyler öğrenmiş oluyorum. Yaşlılarımızla bir araya gelmek, bir dua sağanağının altına girmek gibi. Onların duaları, sevgileri o kadar kıymetli ki mübalağa etmeden söylüyorum. Her buluşmamızda, muhakkak biraz böyle gözlerim dolu dolu ayrılıyorum onların yanından. Onlarla olmayı seviyorum ve onlara hizmet etmeyi nasip ettiği için de Allah’a şükrediyorum.

> Ailenin temeli güven, sevgi, dayanışma ve saygıdır. Bütün aile fertleri; eşler, çocuk, anne, baba arasında saygı, sevgi, güven olduğu takdirde orası mutlu bir aile olur. Aile demek bana göre, gerçekten bir güvenlik halkasının içinde olmak demek. 

> Hayalim, çok uzak bir gelecek veya olmayacak bir hayal değil. Eskiden beri bir gün emekli olduğumda, böyle küçük bir toprak parçasını işleyerek yaşamak isterdim. Çünkü ben taşra çocuğuyum. Tekrar toprağa bir şekilde temas edeceğim bir hayat kurmak istiyorum kendime. İnşallah bu da mümkün olur. Allah ömür verirse.    

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...