Tarihi Eser Restoratörü Mehmet Safiyüddin Erhan "Cami ve türbelerimiz müze gibiydi, zamanla içleri boşaldı"

Düzenleyen: / Kaynak: İHA
- Güncelleme:
Tarihi Eser Restoratörü Mehmet Safiyüddin Erhan "Cami ve türbelerimiz müze gibiydi, zamanla içleri boşaldı"

Kültür - Sanat Haberleri  / İHA

Bursa'da düzenlenen 'Bir Koleksiyoner, Bin Hikaye' konulu söyleşi dizisinde önemli konular ele alındı. Muradiye El Yazmaları Müzesi'nde düzenlenen programda, tarihe, sanata ve koleksiyonlara verilmesi gereken değeri bir kez daha ortaya koydu.

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Muradiye El Yazmaları Müzesi'nde düzenlenen söyleşi, tarihe, sanata ve koleksiyonlara verilmesi gereken değerin bir kez daha ortaya koydu. Mutasavvıf ve Tarihi Eser Restoratörü Mehmet Safiyüddin Erhan, sanatın ve kültürün artık müzelik olduğunu söyledi.

"CAMİ VE TÜRBELER YAŞAYAN MÜZE GİBİYDİ"

Erhan, “Eskiden köy ve kasabalardaki bütün eserler, binalar, insanlarımızın kullandıkları kıyafetler müzelikti. Hepsi, el işçiliği ve el sanatıyla yapılmıştı. Dolayısıyla Türkiye’nin tamamı bir müze gibiydi. Bu el sanatları intikaya uğrayıp arkası gelmediği için artık bu gibi mekanlarda eşyalar toplandı. Bazıları kolleksiyonerlerin elinde bazıları ise eskici dükkanlarına düştü. Artık bu gibi eşyalar evlerimizde yok. Camilerimizden ve türbelerimizden de bütün eserler çeşitli sebeplerle toplandı. Her biri bir müze gibiydi. Artık oralarda bu eserlerin yerine binalar kaldı. O eserlerin ve eşyaların sergilendiği yerlerde onları görüp, büyüklerimizin ne çizgide olduğunu ancak bu şekilde anlaşılabiliyor. Bu eserleri ferdi gayretleriyle toplayıp saklayıp muhafaza edenler, kültürümüze ve sanat değerlerimize büyük hizmet etmiş bulunuyorlar” diye konuştu.

3 BİN PARÇA İĞNE OYASI 

Bursa İpekçiliği Geliştirme Derneği Başkanı ve koleksiyoner İbrahim Koca, katılımcılara iğne oyaları hakkında bilgiler verdi. Koca, “İğne oyasının önemini genç nesillere tanıtmak gerekiyor. Tekrar iğne oyasının yaşatılması için bazı yarışmalar etkinlikler düzenledik. Ben kendim, 3 bin parçaya yakın iğne oyası koleksiyonu oluşturdum. Bursa’daki bütün ilçelerinin köylerinden oyalar mevcut. Ben bazı değerlerimizin unutulmaması gerektiğini düşünüyorum. Sadece iğne oyası değil, bizim geçmişimizden bize kalan her şeyi koruyup kollamalıyız” dedi.

Müzelog Feyza Ulumay Gökay, babasından kalan koleksiyonu sergilemekten büyük onur duyduğunu belirtti. Gökay, “Osmanlının 624 yıl 20 milyon kilometrekare dahilinde yaşamış olan halklarına dair kıyafet, takı ve bazı malzemelerinin bizim tarafımızdan böyle bir koleksiyonun oluşturulması çok güzel. Bu koleksiyonun oluşması esnasında ne gibi hikayeler yaşandığı da çok önemli. Bizim açmış olduğumuz müzeyi dünyanın dört bir yanından gelen vatandaşlar var. Araştırmacılar kilometrelerce uzaktan gelip incelemelerde bulunurken, Bursalıların ise gelmemesi bizleri üzüyor” şeklinde konuştu.

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...