Ekrana maruz kalma, dil gelişimini etkiliyor
Çocuğunuz konuşmayı öğrenmeye doğduğu andan itibaren başlar. Konuşmayı doğal olarak yakın çevresinden öğrenecektir. Eğer çocuğunuzla yeterli miktarda konuşamazsanız, konuşmayı asla zamanında ve uygun şekilde öğrenemez.
ÇOCUĞUNUZU TEŞVİK EDİN
Çocuğunuzun konuşması için ortam oluşturmaya çalışın. Unutmayın ki sevdiği ve zevk aldığı şeyi tekrarlamak isteyecektir. Konuşma konusundaki gayretlerini her zaman takdirle karşılayın. Sonuçlar mükemmel olmasa bile çabasını bir alkış veya öpücükle ödüllendirin. Hikâyesini kendi tarzında, kendi kelimeleriyle söylemesi için bekleyin. Eğer söylediğini anlamadıysanız sabırlı olun ve onu bir daha anlatması için denemeye teşvik edin. Son söz olarak, bütün çocukların kendilerine özgü bir gelişme hızları vardır. Down sendromu da dâhil olmak üzere engelli çocuklarda bu daha yavaştır. Ancak düzenli ilgi ve çalışmayla pek çok çocuğun çok düzgün ve açık bir dille konuşabilir düzeye gelmemesi için hiçbir sebep yoktur.
Ekrana maruz kalma, konuşma becerilerinin geliştirilmesi konusunda çok büyük bir engeldir. Ekran karşısında çocuk konuşmayı değil, konuşmamayı diğer bir deyişle sessiz iletişimi öğrenir. İşaret diliyle kendini ifade etmeye çalışır. Ekrana muhatap olan çocuklar, neredeyse duymadan görür. İşitmeyle ilgili fizyolojik mekanizmalar, en alt düzeyde gelişme gösterir. İşitme engelli bireyler gibi sanki duyamadıkları için o şekilde hareket etmek durumunda kalırlar.
Akranlarıyla beraber olma durumu, inanılmaz derecede dil gelişimine katkı sağlar. Dil kursuna giden öğrencilerin aynı seviyedelerse iletişimlerinin daha kolay olması gibi düşünülebilir.
Sonuç olarak dil gelişiminde her türlü ekrana maruz kalma ne kadar zararlı ise akranlarla birlikte olma durumu da o kadar çok fayda sağlar. İlk üç yaş içinde zaten hiçbir şekilde ekrana müsaade etmiyoruz. Hiçbir mazereti kabul etmiyoruz, açık ve net…
