Bir yanda Esad zulmü bir yanda 50 derecede ölümle burun buruna yaşam… Çadır kamptaki görüntüler boğazları düğümledi
Suriye’nin kuzeyinde yer alan İdlib’de Esad’ın yerlerinden ettiği sivillerin hali içler acısı… 50 dereceyi gören kavurucu sıcakta çadır kamplarda yaşam mücadelesi veren Suriyeliler adeta ölümle burun buruna yaşıyor. Suriyeli Muhammed Damis’in konuya ilişkin sözleri bölgedeki dramın büyüklüğünü gösteriyor.
Esad zulmünden kaçarak İdlib’e çadırların içinde yaşamak zorunda kalan yüzbinlerce Suriyeli zor günler geçiriyor... 50 dereceyi aşan sıcaklık, çoğunluğu kadın ve çocukların yaşadığı kamplarda hayatı adeta zindan ediyor...
Aşırı sıcaklar, kronik hastalığı olanlarda ölüm tehlikesine, çocuklarda ise çeşitli deri hastalıklarının görülmesine yol açabiliyor.
Yeterli miktarda su bulmakta zorlanan kamp sakinleri, ilkel yöntemlerle çadırları serinletmeye çalışıyor.
İdlib'deki Suriye Sivil Savunma ekipleri (Beyaz Baretliler) ile sivil toplum kuruluşları, sivillerin gerekli olmadıkça dışarı çıkmaması konusunda sık sık uyarılar yapıyor.
"BÜYÜK LEĞENE SU DOLDURUP BEBEKLERİ SERİNLETİYORUZ"
2019'da Suriye ordusunun bombardımanından kaçarak Zerdene köyündeki Endülüs kampına sığınan Muhammed Damis, AA muhabirine, bölge sakinlerinin aşırı sıcak havanın etkisi altında zor günler geçirdiklerini söyledi.
Temel yaşam malzemelerinden yoksun olduklarını belirten Damis, "Yetişkinler ve çocuklar sıcaktan yakınıyor. Güneşin etkisini hafifletmek için su dolu tanker getirip çadırların üzerine püskürtüyoruz. Öğle sonu sıcaklık dışarıda 45 derece, çadıra girdiğimizde 51 derece oluyor." dedi.
Çadırlarda hayat sürdürmenin dayanılmaz olduğunu ifade eden Damis, "Çadırlarda akü yok, vantilatör yok. Büyük leğene su doldurup bebekleri serinletiyoruz." diye konuştu.
"NET OTURABİLİYOR, NE DE UYUYABİLİYORUZ"
Kamp sakinlerinden Muhammed Cesim de dört yıldır aynı çadırda kaldığını ve çadırının yıprandığını söyledi.
Cesim, "Çadırlarda güneş enerjisi paneli olsa, elektrik elde edebilsek vantilatörü çalıştırıp yaşadığımız bu ızdırabı hafifletebiliriz." şeklinde konuştu.
Cesim, "Yaşadığımız şu günler, hayatımızın en zor günlerinden. Hiçbir şey yapamıyoruz. Ne oturabiliyor ne de uyuyabiliyoruz." ifadelerini kullandı.
