Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan'ın boğazını kesmişti! Mahkemede çıldırtan savunma
İstanbul Çekmeköy'de Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan'ı bir mekanda boğazını keserek öldüren Mustafa Can Gül ilk kez hakim karşısına çıktı. Katil zanlısı savunmasında "Psikolojik tedavi görmekteyim" derken tanıklar ise şahsın mekana girer girmez bıçağa davrandığını ve Kayhan'ın boğazını kestiğini söyledi.
- İstanbul Adliyesi Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan, Çekmeköy'de bir restoranda Mustafa Can Gül tarafından boğazından bıçaklanarak öldürüldü.
- Cinayetle suçlanan Mustafa Can Gül'ün ilk duruşması yapıldı; sanık psikolojik tedavi gördüğünü ve ilk ifadelerinin eksik olduğunu öne sürdü.
- Maktulün ailesi, sanığın babalarına takıntılı hale geldiğini ve en yüksek cezayı almasını talep etti.
- Tanıklar, sanığın restorana girer girmez bıçağı alıp önce iş ortağına, ardından Savcı Kayhan'a saldırdığını ve boğazını "dairesel hareketlerle" keserek "Allahu Ekber" dediğini ifade etti.
- Mahkeme, Adli Tıp Kurumu raporunun beklenmesi ve eksik tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 28 Ocak'a erteleyerek sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
İstanbul Çekmeköy Ömerli'de bulunan bir restoranda, İstanbul Adliyesi'nde görev yapan Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan (58), 19 yaşındaki Mustafa Can Gül tarafından boğazından bıçaklanarak öldürülmüştü.
TUTUKLANMIŞTI
Karakolda ve savcılıktaki sorgusunda hakkındaki suçlamaları kabul eden şüpheli Gül, savcılıktaki ifadesinin ardından ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' suçundan tutuklama talebiyle sevk edildiği nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.
Kayhan'ı boğazından bıçaklayarak öldüren Mustafa Can Gül, bugün Kartal Anadolu 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Cumhuriyet Savcısı Ercan Kayhan'ın ailesi ve taraf avukatları katıldı.
"PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRÜYORUM"
Tutuklu sanık Mustafa Can Gül savunmasında, "Ben psikolojik tedavi görmekteyim, benim şimdiki savunmalarım doğrudur. Olayla ilk olarak böyle anlatmamamın sebebi Bilal'in 3-4 ayda çıkmamı söylemesidir" şeklinde konuştu.
"BABAMI TAKINTI HALİNE GETİRDİ"
Hayatını kaybeden Ercan Kayhan'ın kızı Büşra Kayhan, "Ben o gün orada değildim olayı görmedim, sanıktan şikayetçiyim en yüksek cezayı almasını istiyorum. Olaydan sonra sanık hiçbir şekilde iletişime geçmedi pişmanlığını dile getirmedi" dedi.
Oğlu ise, "Babam insanlara yardım eden birisi olduğu için sanığa da başka konularda hep yardımcı oldu. Ama sanıktan iş göremeyince elini ayağını çekti. Sanık da bunu kaldıramadığı için takıntılı hale geldi. Olaydan sonra bize ulaşmadı" dedi.
GİDER GİTMEZ BIÇAĞI ALIP ÜZERİNE YÜRÜMÜŞ
Ercan Kayhan ile iş ortağı olan olay gününe tanık olan Bilal Bilgin, "Ercan ile işletmede fiili ortaklığımız vardı, ben olay günü mutfakta sipariş hazırlıyordum. Bu sırada sanık Mustafa mutfağa geldi. Kapı zaten bir taneydi, işletmenin ise toplam 2 kapısı vardı. Sanık o gün kapalı olan kapıdan işletmeye giriş yaptı. Sanık mutfağa geldiği zaman doğrudan tezgahtan bıçağa uzandı. Bıçakla üzerime yürüdü. O sıra Ercan sanığı görüp yanımıza geldi. 'Sen yine buraya mı geldin' şeklinde konuştu. Sanık, Ercan'ı görünce beni bırakıp Ercan beye yürüdü, bıçakla saldırdı. Ben o sırada bıçak ile kaç hamle yaptığını görmedim ama Ercan yere düşmüştü.
"HAKARETİ YA DA BAŞKA BİR SÖZÜ OLMADI"
Ben sanığı onun üzerinden çekmeye çalıştım ancak çekemedim. Sonrasında dışarı atladım ve yan tarafta bulunan karakola girip haber verdim, döndüğümde vefat etmişti. Ercan'ın sanığa hakaret ya da herhangi bir sözü olmadı, sadece 'Neden geldin ben sana gelme demedim mi' şeklinde bir sözü oldu. Olay günü 14.30-15.30 sıralarında sanığı işletmenin yakın çevresinde görmedim, sadece olay sırasında gördüm" ifadelerini kullandı.
Mahkeme, Bilal Bilgin'in beyanı esnasında araya girerek konuşan sanık Mustafa Can Gül'ün duruşma salonu dışına çıkarıldı. Sanık Gül, bir süre sonra tekrardan duruşma salonuna getirildi.
"BOĞAZINI DAİRESEL HAREKETLE KESTİĞİNİ GÖRDÜM"
Olay günü müşteri olan Tanık Celal Can, "Olay günü nişanlım Ayşegül Temel ile işletmeye gitmiştik. Ercan bizim aile dostumuz olurdu. Bir süre sohbet ettik, kalktığında Ercan olayın olduğu bölüme gitti. Biz sanığın geldiğini gördük ancak kendisini tanımadığımız için önemsemedik. Sanık mutfağa gitti, Bilal'i kovalıyordu. Ben şakalaşıyorlar sandım. Ercan müdahaleye gitti, Ayşegül sanığın elinde bıçak gördüğünü söyledi bunun üzerine ben yanlarına koştum. Sanık Ercan'ı boynundan tutmuş ve eğilmiş vaziyettelerdi. Her yerde kan vardı. Ercan'ın boğazından yoğun kan akıyordu. Aklıma hemen bitişikteki jandarma karakolu geldi, oraya araçla gittim. Durumu nöbetçilere anlattım. Birlikte hemen işletmeye döndük; sanığı işletmenin dış çıkış kapısında gördük. Jandarmalar sanığı muhafaza altına aldılar. Sanığın Ercan'ın boğazını dairesel hareketle kestiğini gördüm. Bu olayı bilerek ve isteyerek yaptı. Bilal'in yalnızca kovalandığını gördüm. Bilal'in kovalandığı sırada sanığın elinde bıçak olduğunu görmedim" şeklinde konuştu.
"ACI İÇİNDE BAĞIRDIĞINI DUYDUM"
Tanık Ayşegül Temel beyanında ise, "Olay günü nişanlım Celal Can ile işletmeye yemek için gittik bir süre oturduk. Ardından siparişlerimizi verdik. Ercan abi mangalın başına geçti. Bu sırada sanık geldi. Sanığı müşterilerden biri sanmıştım. Ardından Ercan'ın elinde maşa ile mutfak kısmına gittiğini gördüm. Bir süre sonra Ercan abinin acı içinde bağırdığını duydum ardından oraya baktığımda sanık ile maktulü mutfağın giriş kapısında gördüm. Sanık makulün hemen arkasındaydı. Yaklaştığım zaman sanık sol kolu ile Ercan abinin başını kavradı; bıçak ile maktulün boğazını kesti. Ercan abi sonra yere düştü. Ardından sanık maktulün üzerine doğru yeniden bir şey yapar gibi oldu. Ancak ben o an duruma dikkat edemedim. Ambulansı arayanlardan biri bendim" dedi.
Bir başka tanık beyanında, "Olay günü ilgili işletmeye yemek yemeğe gitmiştim. Her şey normaldi. Bir müddet sonra bağrışma sesleri geldiğini duyduk. Bu sesler mutfağın olduğu kısımdan geliyordu. Aramızdaki mesafe 20-30 metre kadardı. Bağrışmadan sonra sese yöneldik. Bu sırada maktulün yere düştüğünü gördüm. Ardından sanık 'Allahu Ekber' diyerek mağdurun boğazından kesti. Çok kısa süre sonra jandarma ekipleri geldiler, olay bu şekilde son bulmuş oldu" ifadelerini kullandı.
DURUŞMA 28 OCAK'A ERTELENDİ
Mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumu'ndan otopsi rapor sonucunun beklenmesi ve eksik tanıkların dinlenilmesi için sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek duruşma 28 Ocak Çarşamba gününe ertelendi.
