Küresel Sumud Filosuna uluslararası sularda 7 saldırı! Sümeyye Ordu o anları anlattı
Gazze’ye yardım götüren Küresel Sumud Filosu kısa sürede 7 kez saldırıya uğradı; tekneler ses bombaları, patlayıcı meşaleler ve şüpheli kimyasallarla hedef alındı. Gemideki Türk aktivist Sümeyye Ordu, iki gemiye dronla kimyasal püskürtüldüğünü ve çok sayıda ses bombası atıldığını aktardı.
Gazze'ye yardım ulaştırmak üzere yola çıkan Küresel Sumud Filosu, kısa bir sürede 7 kez saldırıya uğradı.
Tekneler ses bombaları, patlayıcı meşalelerle hedef alındı ve şüpheli kimyasallarla vuruldu. Telsizler kesildi, yardım çağrıları engellendi.
SÜMEYYE ORDU, SALDIRI ANLARINI ANLATTI
İki teknenin üzerine bir drone tarafından kimyasallar bırakıldı; diğer iki teknede ise gökyüzünde patlamalar yaşandı.
Gemide bulunan aktivist Türk Sümeyye Ordu, o anları Türkiye'ye anlattı.
KİMYASAL PÜSKÜRTÜLDÜ
Ordu, iki gemiye dronla saldırı olduğunu ve kimyasal püskürtüldüğünü söyledi.
Ayrıca Ordu, çok sayıda ses bombası atıldığını da belirtti. Bir geminin de baş yelkeninin düşürüldüğü belirtildi. Ordu'nun aktardığı bilgilere göre, İsrail ordusu Sumud Filosu'nda gerçekleştirilen saldırıda, bir kaptanın da yüzünün yandığı öğrenildi.
SAATLER ÖNCE VİDEO YAYINLAMIŞTI
Filoya Almanya'dan katılan Ordu, İsrail ablukasını kırmak ve insani yardım ulaştırmak amacıyla Gazze'ye gitmek için yola çıkan Küresel Sumud Filosu'nun son durumu ve misyonuna ilişkin merak edilenleri anlatmıştı.
Tunus'tan çıkmalarının ardından şu anda hala uluslararası sularda bulunduklarını ve yolu yarıladıklarını dile getiren Ordu, kısa süre sonra Yunanistan'a yaklaşmış olacaklarını kaydetti.
Ordu, "Hesaplarımıza göre, bütün gemilerle aynı hıza bağlı kalmamız gerektiği için aşağı yukarı 1-1,5 hafta içerisinde Gazze'ye varmayı planlıyoruz inşallah" dedi.
"ÇÜNKÜ GERÇEKTEN SADECE BİR SİVİL İNİSİYATİF OLARAK YOLDAYIZ"
Zaman zaman gemilerin üstünde dronların uçtuğunu ve bunların bazılarının sahil güvenliklerine ait zararsız olduğunu anlatan Ordu, "(21 Eylül) Dünkü dronlar gerçekten bizi her ne sebeple olursa olsun gözetlemek için gelen, daha kimliğini tespit edemediğimiz birtakım dronlardı. Bu durumlarda doğal olarak alarma geçmek zorunda kalıyoruz. Çünkü biz gerçekten sadece bir sivil inisiyatif olarak yoldayız. Arkamızda herhangi şekilde resmi bir şirket veya hükümet desteği almadan yolda olduğumuz için o an gece vardiyasında elimizde hangi bilgi varsa, o drona karşı dikkatli olmamız gerektiğine dair gemilerimiz arasında paralel bilgi ulaştırıyoruz." ifadelerini kullandı.
Ordu, bu misyon için uzun süre hazırlandıklarını ve eğitim süresinde belirli senaryolara odaklandıklarının altını çizerek, bunlar arasında tutuklanma, kaçırılma, saldırı ve dronlara karşı nasıl tepki verilmesi gerektiğinin yer aldığını belirtti.
Filoda lojistik görevlisi olarak görev yaptığını bildiren Ordu, gemiye eşiyle bindiğini söyledi.
"İSRAİL, HALA UTANMADAN BİZE KARŞI BİR KARALAMA OPERASYONUNA DEVAM EDİYOR"
Ordu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Sözel desteğin haricinde, lojistik destek olarak hiçbir şirket, firma, siyasi parti ve hükümet tarafından desteklenmiyoruz. Zaten sivil inisiyatif olarak yola çıkıyor olmamız da bunu gösteriyor. Ancak birtakım gecikmelerin, arızaların ve teknik arızaların olmasının sebebi de belki bu. İnsanlar bizden o kadar profesyonel olmamızı bekliyor ki halbuki biz gerçekten gönüllüler olarak, ortak bir vicdanla burada birleştik. Dolayısıyla bir aksaklık olduğunda, hükümetlerde olduğu gibi bunu bir günde halletmemiz beklenemez."
Bir yıl öncesine kadar gemilerle alakalı hiç bilgisinin olmadığına dikkati çeken Ordu, buna rağmen polis, avukatlık bürosu, teknisyen ve diğer herkesle gönüllü olarak işbirliğiyle ilerlemeye çalıştıklarını vurguladı.
Ordu, "Çabamızı anlayan ve gerçekten bize destek sağlamak isteyen hükümetler, güvenli geçişimizi sağlamak adına bürokrasiyi ve diplomasiyi aktif olarak kullansınlar. Tek istediğimiz şey bu. Çünkü İsrail, hala utanmadan bize karşı bir karalama operasyonuna devam ediyor. Her misyonda aynı çabayı, her seferinde farklı bir metot uygulamaya çalıştıklarını görüyoruz." diye konuştu.
İsrail'in gemilere yakıştırmalarda bulunduğunu aktaran Ordu, "(İsrail'in) Şu anda ellerinde, bu kalabalıktan ötürü kalan tek bahane 'Hamas/terörist gemisi' olmuş oldu. Ancak bizim burada ne terörizmle bağlantı ne gemilerimizde herhangi bir delici veya kesici aletin olmadığını dünya alem biliyor. Biz burada vicdanımızla yola çıktık." dedi.