İsrail saldırısına karşı iş birliği çağrısı: Sumud filosuna ortak koruma şart

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
İsrail saldırısına karşı iş birliği çağrısı: Sumud filosuna ortak koruma şart
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Gazze’ye insani yardım taşıyan Küresel Sumud Filosu’nun, İsrail saldırılarından ortak mekanizma ile korunması teklif edildi.

YEŞİM ERASLAN ANKARA - Gazze’ye insani yardım götürmek için yola çıkan Küresel Sumud Filosu’nun güvenliği için 16 ülke ortak çağrı yaparken, gemilerin iki hafta içinde Gazze’ye ulaşması hedefleniyor.

Türkiye’nin de aralarında bulunduğu ülkeler, filoya karşı “her türlü yasa dışı veya şiddet içeren eylemlerden kaçınılması, uluslararası hukuka ve uluslararası insancıl hukuka saygı gösterilmesi” çağrısı yaptı.

Filo, Gazze’ye ilerlerken İsrail, ‘terörist’ ilan ettiği gemilere zaman zaman drone’lu saldırılar gerçekleştirdi. Uluslararası sularda filoya yönelik saldırıları gazetemize değerlendiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Levent Ersin Orallı, Sumud filosuna yönelik saldırılarının uluslararası hukuk bakımından ciddi ihlaller taşıdığını ifade etti.

Orallı “Sivillere ve barışçıl girişimlere karşı orantısız güç kullanımı hem Cenevre Sözleşmeleri’ne hem de Birleşmiş Milletler Şartı’nın kuvvet kullanma yasağına açıkça aykırı” dedi.

"ULUSLARARASI SORUMLULUĞU DOĞURUR"

Uluslararası hukukta, devletlerin başka bir devlete karşı kuvvet kullanmaları yalnızca meşru müdafaa veya BM Güvenlik Konseyi’nin açık yetkilendirmesi ile mümkün olduğuna dikkat çeken Orallı “İsrail’in barışçıl amaçlı bir filoya saldırısı, ‘saldırı fiili’ kapsamında değerlendirilebilecek niteliktedir ve bu durum uluslararası sorumluluğu doğurur. Ayrıca, gemilerde sivillerin bulunması sebebiyle saldırıların insanlığa karşı suç niteliğine dönüşmesi ihtimali de mevcut” ifadesini kullandı.

Doç. Dr. Orallı, filoya saldırıların önlenebilmesi için çok boyutlu tedbirlerin gerektiğini belirterek şunları kaydetti:

İlk olarak, BM ve özellikle Güvenlik Konseyi, deniz yollarında sivil girişimlere yönelik saldırıları açıkça kınamalı ve bağlayıcı kararlar almalı. İkinci olarak, uluslararası toplum, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) nezdinde bireysel sorumluluğun takibi için girişimlerde bulunabilir. Üçüncü olarak, Avrupa Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi bölgesel örgütler, ortak deniz güvenliği mekanizmaları kurarak bu filoların korunmasına katkı sağlayabilir. Nihayetinde, uluslararası sivil toplumun dayanışması ve devletlerin diplomatik baskısı, bu tür hukuka aykırı saldırıların caydırılmasında önemli rol oynayacak.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...