Canı sıkılmasın diye başladı, 13 yaşına gelmeden Viyana'da konser verdi! Küçük yaşta Türkiye'nin gururu oldu
Gaziantep'in genç piyano dehası Hamit Erdem Özpolat, ulusal ve uluslararası yarışmalarda elde ettiği birinciliklerle adından söz ettiriyor. "Canım sıkılmasın diye başladığım piyano, beni dünya sahnelerine taşıdı" diyen Özpolat, konser piyanisti olma hayalini gerçekleştirmek için çalışmalarına devam ediyor.
Gaziantep'te genç bir yetenek adeta parıldıyor.
Yaklaşık 10 yıl önce Ukrayna'dan Türkiye'ye yerleşen piyano öğretmeni Renata Çavdar, yetiştirdiği öğrencilerle ulusal ve uluslararası yarışmalarda önemli dereceler elde ediyor.
"CANI SIKILMASIN" DİYE BAŞLADı
Henüz 4 yaşında okuma yazmayı öğrenen, 6 yaşında ise ailesi tarafından "canı sıkılmasın" diye piyano kursuna gönderilen Hamit Erdem Özpolat, Çavdar'ın rehberliğinde aldığı eğitimlerle adından söz ettirmeye devam ediyor.
VİYANA'DA SOLO KONSER!
Bugüne kadar birçok prestijli yarışmada ödüller kazanan Hamit, II. Ankara Uluslararası Piyano Yarışması C Kategorisi'nde birincilik elde ederek Avusturya'nın başkenti Viyana'da "Mozart Haus"ta solo konser verdi.
Son olarak İstanbul'da düzenlenen Sanart İst Piyano Yarışması'na katılan Hamit, yarışmada D Kategorisi birinciliğinin yanı sıra, "En İyi Çağdaş Dönem Eser Yorumu" ödülüne de layık görüldü.
Sergilediği üstün performansla büyük beğeni toplayan Hamit, uluslararası başarılarına bir yenisini daha ekleyerek koleksiyonuna bir ödül daha kattı.
"CANIM SIKILMASIN DİYE BAŞLADIĞIM PİYANODA ULUSAL VE ULUSLARARASI BİRİNCİLİKLERİM VAR"
Canı sıkılmasın diye başladığı piyanoda ulusal ve uluslararası birinciliklerinin olduğunu söyleyen Hamir Erdem Özpolat, "Piyano, hem biraz denk gelmiş oldu. Hem de piyanonun bende ayrı bir yeri var. Her sesi, her oktavı ayrı ayrı her şekilde verebilen bir enstrüman piyano. Okuma yazmayı çok erken öğrendim. Evde de bizim bir piyanomuz vardı. Öğretmenlerim de 2. sınıftan başlasın demişti ama annem dedi ki 1. sınıftan başlasın. Birinci sınıfta da canım sıkılmasın diye piyanoya başlattılar beni. Sonrasında müzik kulağımın iyi olduğu ortaya çıktı. Sonra Renata Çavdar öğretmenimle birlikte çalıştım. Bu şekilde devam ediyorum. 7 yıldır piyano çalıyorum. Yani birçok birinciliğim var. Pek çok ülkede hem ulusal hem uluslararası. Bunlardan bazıları mesela Macaistan'da Danubiya Talents yarışmasında birincilik elde ettim. Geçtiğimiz günlerde Mayıs ayında Ankara Piyano Yarışması'nda birincilik elde ettiğim için beni Viyana'daki kazananlar konserine davet ettiler. Orada da benim için çok değişik bir deneyim oldu. Hem farklı ülkeden piyanistlerle tanışma ve onların arasında çalma onları dinleme fırsatı buldum" dedi.
"İLERDE KONSER PİYANİSTİ OLMA HAYALİM VAR"
Hobi olarak başladığı piyano yolculuğunda dereceler yapabileceğini düşünmeyen Özpolat, ilerde piyanist olma hayalinin olduğunu söyleyerek, "Mayıs ayındaki konserden sonra İstanbul'daki San Artist Piyano Yarışması'na katıldım. Orada da kendi kategorimde hem birincilik hem de en iyi çağdaş eser yorumu ödülüne layık görüldüm. Aslında hiç bu kadar ilerleyeceğimi düşünmüyordum. Hobi olarak başlamıştım ilk başta dediğim gibi. Müzik kulağımın iyi olduğu sonradan ortaya çıktı. Birinci olduğumda da tabii ki yani çok mutlu oluyorum. Emeğimin karşılığını aldığını hissetmiş oluyorum. Mesela orada sizi sahneye çağırıyorlar. Birinci olduğunuzu duyunca çok heyecanlı oluyorsunuz, mutlu oluyorsunuz. O yüzden hem böyle bir heyecanla sahneye gidiyorsunuz. O an sahneye giderken çok güzel duygular oluyor. İlerde konser piyanisti olma hayalim var. Tanışmak istediğim birçok sanatçı var kendime örnek aldığım, Martta Geriç, Fazıl Say, Gülsin Onay. Ondan sonra Lang Lang gibi, Yuja Wang gibi. Bunların hepsi de büyük birer piyanist. Yani bunların hepsiyle tanışmayı çok isterim. Zaten Fazıl Say ve Gülsin Onay'la da tanıştım. Bu saydığım diğer piyanistlerle de tanışmak beni çok mutlu eder" diye konuştu.