Gazze krizini Erdoğan çözer! Normalleşmede Ankara özel bir misyon üstlenecek

Uzmanlar Orta Doğu’daki şiddet sarmalının sona ereceği yeni dönemde Türkiye’nin yapıcı rolüne ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti. Gazeteci Özgürel “Bu kanı Erdoğan durdurur. Gazze süreci O’nun üzerinden yürütülecek” değerlendirmesinde bulundu.
YILMAZ BİLGEN - Radikal değişimlerin yaşandığı Orta Doğu’da yeni bir dönem başlıyor. Tunus, Yemen, Mısır, Suriye, Lübnan, İran, İsrail denkleminde yaşanan gelişmeler ve 7 Ekim baskını ve sonrasındaki Gazze katliam süreci küresel etki üretti.
Uzmanlar, bölge güçleri ve küresel aktörler düzeyinde şiddet sarmalının sona ermesi konusunda genel bir mutabakat olduğu görüşünde. Tüm süreç boyunca barış, müzakere, diplomasi ve istikrar konusunda ısrarcı duruşunu sürdüren Türkiye’nin yeni dönemin tesisinde belirleyici güç olacağı noktasında görüş birliği hâkim.
Gazeteci Avni Özgürel, Gazze dramının bütün dünyada tahammül sınırlarını çoktan aştığını vurgulayarak “Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kanı durdurur. Yeni ihtimaller belirmeye başladı. Erdoğan ve Trump görüşmesinde Kıbrıs, Suriye, Irak, İran, İsrail, Lübnan ve Gazze konusu ciddi anlamda konuşuldu. Kişisel görüşüm, Gazze süreci Erdoğan üzerinden yürütülecek. Normalleşmede Erdoğan özel bir misyon üstlenecek” dedi.
KÜRE DÜZENİ ÇÖKTÜ
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammet Hüseyin Mercan da Orta Doğu’nun yaşadığı hareketliliğin temelinde yerel dinamiklerden çok İsrail’in geleceğine ilişkin tasarımlar ve dış müdahalelerin olduğu tespitinde bulundu. Bölgede uzun soluklu çalışmalar yürüten Mercan, şu hususlara dikkat çekti:
Son yıllarda şahitlik ettiğimiz bütün gerilim ve çatışmaların merkezinde tamamen dinî işgal-ilhak motivasyonu ile hareket eden İsrail’in bitmek bilmeyen emelleri var. İbrahimî Anlaşmalar olarak dolaşıma giren ve Trump’ın ilk görev sürecinde ikame etmek istediği küre düzeni çöktü. Şimdi yeni bir boyut kazandırarak Abraham Kalkanı olarak yeniden gündeme geldi. Planın özü, İsrail’in işgallerini legal hâle getirmeyi hedef alan bir dayatma.
TÜRKİYE BELİRLEYİCİ
Öncelikle geçmiş tecrübenin başarısızlığında yapılan tercihler belirleyiciydi. Çünkü bu masabaşında alınan kararlardan ibaret bir durum değil. Sahadaki karşılığı hesap edilmek zorunda. Türkiye’ye rağmen bölgede yapılan uzun erimli hesaplar başarılı olamadı. Şimdi yeniden Türkiye’ye döndüler. Gazze’de yeni bir düzenin kurulmasında Türkiye kendi ilkeleri çerçevesinde özel bir rol üstlenecek.
Ancak bu noktada Ankara ile Tel Aviv arasında bir diplomasi-siyaset koridoru oluşur mu ya da nasıl bir temas hattı kurulur burası önemli. Mevcut Suriye, Lübnan, Irak ve hatta denkleminde Ankara’nın rolü belirleyici. Her ne kadar İsrail’in güvenliğini ve işgallerini legal kılma niyetinin tezahürü olsa da İbrahim Kalkanı Planı’nı dikkate almak mecburiyetindeyiz. Ancak arzımevut çılgınlığı bir şekilde dizginlenmeli.