Türkiye'nin kapasite ve gücünü sonuna kadar kullanmak

"Whiplash" 2014'ün en iyi filmlerinden biriydi. Üniversite öğrencisi Andrew bateri çalmaktadır ve elinden gelenin en iyisini yaptığını düşünmektedir. Gittiği konservatuvarın en sert ve acımasız hocası Terence Fletcher'in antenleri bu istekli öğrenciye yönelir. Ve hoca öğrenciyi eğitmeye başlar. Andrew çok çalışmaktadır ve sınıftaki en iyi öğrencidir ama hocası Fletcher öyle düşünmemektedir.

O kadar acımasızdır ki Fletcher, öğrencisine hayatının dersini verir. "Senin" der, "başkasından iyi olman önemli değil. Kendinin en iyisi olacaksın. Kapasiteni sonuna kadar kullanmalı ve kendi en iyini yapmalısın." Yani gücünü, sınırı nerede bitiyorsa oraya kadar kullanmalı insan.

Bazılarının Tayyip Erdoğan'da anlamadığı nokta tam da bu. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı ve bu görevin anlamını biliyor. Korkusuzluğu herkesin malumu. Erdoğan sıradan bir siyasi ya da politikacı gibi düşünmüyor. Hiçbir olaya basit bir lider gibi yaklaşmıyor. Türkiye'nin gücünün ve stratejik öneminin farkında. Fletcher'in öğrencisine söylediği "gücünü sonuna kadar kullan" tezinin aslında en iyi örneği Erdoğan. Bunu biraz daha açalım.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ı hiçbir tarihî kişilikle kıyaslamak doğru değil. Herkesi kendi dönemi içinde değerlendirmek lazım. Rus uçağının FETÖ'cüler tarafından düşürüldüğü günlerdi. Dönemin Başbakanı Davutoğlu, "Emri ben verdim" demişti. Onun emir vermediğini cümle âlem biliyordu. Ama olan olmuştu. Herkeste bir tedirginlik vardı. Neticede düşürülen bir Rus uçağıydı ve Rusya'da Putin diye bir lider vardı. O zamanlar herkes "Putin ne yapar eder, intikamını alır" diyordu. Yani herkes Putin'in ters bir şey yapmasından çekiniyordu.

Erdoğan, o süreci öyle bir götürdü ki, bir yıl bile geçmeden ilişkiler eski rayına oturdu. Erdoğan gücünü ve kapasitesini kullanırken asla akıl ve mantıktan da ayrılmadı. Hayal dünyasında gezmedi. Ancak Türkiye'nin varlığına kastedilirse neler yapabileceğini de dosta düşmana gösterdi.

17-25 Aralık süreci, MİT tırları başladığında herkesin FETÖ'cü teröristlerden ödü kopuyordu. Herkes Erdoğan ve AK Parti kesin gider diye bakıyordu. Erdoğan büyük lider olduğunu burada da gösterdi. FETÖ'cüleri tarihin çöplüğüne gönderdi. Herkes dürüst olsun, masanın altına saklananlar şimdi delikanlılık taslamasın. Lider dik durunca millet de arkasından gelir. Erdoğan milletten aldığı gücü en doğru şekilde kullandı ve hâlâ da kullanıyor.

Bakın, Afrin harekâtı başladı. Gene perde arkasından birileri "eyvah" demeye başladı. Amerika var, Rusya var, şu olmaz, bu izin vermez laflarını duyuyoruz. Bunu diyenler aslında kendi korkaklıklarını dışa vuruyorlar. Bir de Türk solunun bazı aptalları Erdoğan'ın korktuğunu yazıyorlar. Dün bu yazıyı yazarken Burseya Dağı alınmıştı. Öte yandan Erdoğan, "Gerekirse Başkomutan olarak ben önden gideceğim, siz arkamdan geleceksiniz" dedi.

Batılılar ve özellikle Pentagon Erdoğan'ın ne yapmak istediğini anlıyorlar. İngiltere Başbakanı da işin farkında. Türkiye'nin teröristleri bitirmek için ne kadar kararlı olduğunu görüyorlar. İçeridekilerden bazıları ruhsuz olduğu için "savaşa hayır" palavrasını sıkıyorlar. Birileri Erdoğan'ın tek başına bölgeye olan etkisini kavramakta zorlanıyor. Kendileri küçük düşündükleri ve hiçbir zaman büyük idealleri olmadığı için olan biteni anlayamıyorlar.

Afrin'den sonra Menbiç'e girecek Türk Ordusu. Aynı koro hemen başladı, "Afrin'de YPG çok var. Amerika var. Şöyle yandık, böyle yandık" demeye. Hepsi boş laf. Bu yola baş koyanlar riskleri de göze alır. Büyük lider olmak aksi sonuçları da kabullenmektir. Anlayamadıkları tam da burası.

Erdoğan hem kendi hem de Türkiye'nin gücü ve kapasitesini sonuna kadar ama en doğru ve akıllı biçimde kullanıyor. O yüzden de bugün dünyada Trump, Putin ve Erdoğan deniyor. 2019 seçimlerini muhalefetin niçin kaybedeceğinin cevabı aslında tam da burada. Kendi küçük dünyalarından kurtulamamış, tek derdi Batı, Erdoğan'ı devirsin olanların 2019'da şansı hiç yok. Sıfır. Şimdiden ilan ediyorum 2019'da Erdoğan yeniden Cumhurbaşkanı seçilecektir.

Kızılelma ülküsünü de hafife almayın. Erdoğan ne dedi: "Bazı tarihî gerçeklerle ilgili dosyalar hazırlatıyorum." Bu sözün anlamını ileride göreceğiz diye düşünüyorum. İçeride ve dışarıdaki düşmanlar Türkiye ve Erdoğan başarısız olsun, yenilsin derdindeler. Onlar bunun derdindeyken, Erdoğan büyük zaferlerin plan ve programını kafasında çoktan bitirmiş durumda. Erdoğan'ın yaptıkları ve yapmayı planladıklarını bazılarının hayal etmesi bile imkânsız...