Yazarlar

22 Eylül 2025 günü BM’nin açılış celsesindeki kısa konuşmalar faslında Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da konuştu. Diğer insanlar, BM kürsüsünden hitap ederken Mahmud Abbas, genel kurula görüntülü görüşmeyle seslenebildi…

Birleşmiş Milletler’in 80. Genel Kurulu, sadece diplomatik bir toplantı olmanın ötesine geçti.

İşin özeti; hiç hesapta olmayan zincirleme bir transfer sürprizleri yaşandı. Gün sonunda bu işten en kârlı çıkan takım Ertuğrul Doğan başkanlığındaki Trabzonspor oldu. İşte nedeni…

Gazze’de yaşanan zulüm ve soykırım, her şeyi yeniden gözden geçirmemize yol açtı. Dünya, haktan yana olanlarla karşısına dikilenlerin mücadelesini yaşıyor. Bu tarihî dönemde cesareti, vicdanı ve hakkı temsil edenlerin safına baktığımızda, tarih bize şerefi ve namusu temsil eden Türkiye’yi gösteriyor.

Geçmiş şeyleri cinden sormak caiz, ileride olacak şeyleri sormak caiz değildir.

Kutbüddîn Bahtiyâr Kâkî hazretleri bir gün şunu anlattı: Bir arkadaşla sefere çıkıp, bir nehrin kenarında mola verdik. Ancak garip bir hâdise oldu orada.

Cumhurbaşkanı Erdoğan BM Kürsüsünde Gazze’de yaşanan vahşet ve dehşete dikkat çekerek, dünyanın bu gidişatı durdurmaktan sorumlu olduğunu ifade etti: “Küçücük çocukların kolu bacağı narkoz verilmeden ampüte ediliyor!..”

Gazze’deki ablukayı kırmak için yola çıkan Küresel Sumud Filosu, devletlerin utanç verici suskunluğunu yüzlerine çarpan bir hareket olarak tarihe geçti. Bu girişim, işgal karşısında kör ve sağır kesilen devletlerin acziyetini ifşa ederken, halkların vicdanının hâlâ ölmediğini gösteriyor.

“Senin şu anki yerinde olmak isteyen ne kadar insan olduğunu hiç düşündün mü?”

F.Bahçe’nin olağanüstü kongresi bence iyi bir kalabalıkla gerçekleşti.

Üzerinde Kâbe, cami resmi veya yazı bulunan seccadeleri namaz kılmak için yere sermek caiz değildir. 

Sabah belgeselde ibibik kuşlarından bahsediyordu. Anne kuşun bin bir emekle büyüttüğü yavruları 20-28 gün aralığında yuvadan ayrılıyorlar. Yavrular yuvadan çıkınca hayret dolu gözlerle etraflarını incelemeye başlıyorlar. Önlerinde uçsuz bucaksız keşfedilmeyi bekleyen bir dünya var.

"Bey ben müdür, falan-filan anlamam! Siz belki bilmiyorsunuz. Ben dediğini yapan, tükürdüğünü yalamayan biriyim!.."

12 sene önce “Dünya 5’ten büyüktür” dediğinden beri hep Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmaları BM zirvelerine damga vurmuştur.

Huzur içinde yaşayabilmemiz için yerde ve gökte bulunan bütün varlıklar bize hizmet ediyor, ücret de talep etmiyorlar!..

Kur'ân-ı kerimde buyuruldu ki: ​"Allah, dilediğine hidayet verir (İslamiyet’e ulaştırır), dilediğini dalalette bırakır."

ABD Başkanı Donald Trump şaşırtmaya devam ediyor!

Birleşmiş Milletler fiilî açıdan miadını doldurdu. Bunu en güzel biçimde New York’taki BM Genel Kurulu toplantılarında gördük. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve birkaç yürekli lider haricinde hiç kimse, dünyanın karşı karşıya olduğu ya da hâlihazırda yaşadığı problemlerle ilgili somut bir şeyler söylemedi.

Yılbaşına 4 aydan fazla zaman kalmasına rağmen hayat pahalılığı karşısında alım gücü iyice gerileyen milyonlarca asgari ücretli ile birlikte diğer tüm özel sektör çalışanları şimdiden yapılacak güncellemeyi merak etmektedir. Zira beyaz yakalılar da dâhil olmak üzere özel sektör çalışanlarının çoğunluğunun maaşları güncellenirken cari asgari ücret de göz önünde bulundurulmaktadır.

Okan Hoca, bugüne kadar ‘Şampiyonlar Ligi’nde ne yaptı ki, ‘takımınızın beklenen sonuçları alacağından’ emin olabiliyorsunuz?

“Değerli veliler! Evlatlarınızı okula aç halde yollamayınız. Öğrenciler derste hâlsiz oluyor. Üşengeç oluyor. Uyukluyorlar. Bir kap içine hiç olmazsa duruma ve mevsimine göre elma, erik, salatalık, havuç, leblebi, kek, poğaça, börek, kurabiye, ceviz, kayısı, incir, fıstık vb. gibi gıdalardan koyunuz. Gençler okul kantininden aşırı şekerli, aşırı tuzlu, aşırı margarin içeren şeyler alıyorlar. Bunlar, onları derste uyuklatıyor.

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre kadınlar günde otuz beş bin karar veriyor. Bu, saatte yaklaşık iki bin karar demek. Sırf yemek için bile her kadın tarafından günde iki yüz elliden fazla karar alınıyor. Kararların pek azı bilinçli alınmakta, diğerleri ise, araştırmaya göre, güdülerin sonucu olarak alınan kararlar.

“Her Müslümânın, i’tikâdda Ehl-i sünnetin iki imâmından birine ya’nî İmâm Mâtürîdî veya İmâm Eş'arî'ye tâbi olması lâzımdır."

İstanbul Ticaret Odası Türkiye’yi dünya ile buluşturma noktasında çok önemli bir işlevi yerine getiriyor. Oda, bu yıl içinde 1200 firmamızın 39 fuara katılmasını sağladı. Bu işlem anahtar teslimi yapılıyor. Her türlü işlemi İstanbul Ticaret Odası’nın bu konudaki birimi yerine getiriyor. Müthiş bir çalışma… Başkan Şekib Avdagiç’e bir etkinlik sonrası bu çalışmayı sormuş ve cevabı almıştık: -Firma bize fuarda sergileyeceği ürünü veriyor. Biz paketleyip fuarda ona teslim ediyoruz. Gümrük, lojistik bütün işlemler bizim ekibimiz tarafından yapılıyor. Büyük kolaylık.

Sihirbaz Sergen Yalçın hem Beşiktaş’ı hem de Rafa Silva’yı şahlandırdı.

TFF Başkanı kendisini gözlemcinin, MHK'nın, PFDK'nın, Tahkim Kurulu'nun, yönetimin hepsinin yerine koydu. İnfazı tamamladı.

Ağanın biri köyünde büyükçe bir konak yaptırmış. Açılış günü köyde yaşayan herkese yemek vermiş. Çoluk çocuk, kadın erkek, akıllı deli… Deli lafın gelişi değil, gerçekten deliyi de davet etmiş çünkü hemen her köyde olduğu gibi o köyün de bir delisi (meczup) varmış.

Ülkemizde 17 sektörde faaliyet gösteren 1 milyonun üzerindeki firmanın toplam aktif büyüklü­ğü rekor düzeye ulaştı... 2024 yılı sektör bilançolarına göre, firmaların aktif büyüklüğü 95,8 trilyon lira ile tarihin zirvesinde. Öz kaynakların toplamı da 48 tril­yon 605 milyar TL olarak gerçekleşti. Toplam aktif büyüklük 1 yılda yüz­de 38,6 arttı toptan ve pera­kende ticaret; sektörü 356 bin firma ile ilk sırada yer aldı. Bunu 180 bin firma ile imalat sanayi, 157 bin fir­ma ile inşaat, 87 bin firma ile mesleki, bilimsel ve teknik faali­yetler, 61 bin 988 firma ile konak­lama ve yiyecek hizmetleri izledi. İmalat sektörü 25 trilyon 676 milyar TL aktif bü­yüklüğü ile tüm sektörler arasın­da ilk sırada bulunuyor. Onu 18,5 trilyon TL ile toptan ve perakende ticaret izliyor...

Daha önce kaleme almıştık. Kudüs’ün İslamiyet için taşıdığı önemi, Medeniyetler açısından taşıdığı değeri, Beşeriyet açısından taşıdığı karşılığı… Bu vesile ile de İsrail’in zulmünü işlemiştik; Müslüman Gazze ve Filistin halkına yaptığı…

Bu sonuç Steven Sadettin Saran’a dramatik bir karşılama oldu.

* Kendisine hurmaların nasıl aşılanacağını soranlara, Hazret-i Peygamber, tecrübe etmelerini tavsiye buyurdu.

Fenerbahçe’de her şey ve herkes değişiyor, değişmeyen tek şey hüsran…

Şule Aydın diye muhalif bir gazeteci var. YouTube kanalında CHP'li trollerin hayatı kendisine nasıl dar ettiğini anlattı.

İsrail karşıtlığının ileri taşıdığı önemli markalardan biri, TROY. Ülkemizin ödeme sistemleri markası.

Dün sosyal medyada şöyle bir paylaşım yaptım: “Burada değil ama Instagram’da oğlumun ara sıra fotoğraflarını koyardım, videolarımızı paylaşırdım, pişmanım. Hiçbir faydası olmadığı gibi çok zararı var.”

Ailede huzur, eşlerin, birbirlerine karşı görev ve sorumluluklarını bilip bunlara riayet etmelerine bağlıdır.

21. yüzyılı teknolojinin çağ atladığı devir olarak görebileceğimiz gibi dopamin tefeciliğinin altın çağı olarak da tanımlayabiliriz. Gelişen teknoloji sadece insanların faydası için kullanılabilirdi elbette ama her şeye para ve kontrol gözüyle bakanlar bunu tercih etmedi. Nörobilim uzmanları, davranış manipülatörleri, psikoloji profesörleri de işin içindeydi ve tasarladıkları her yeni şeyi daha uzun süre ve daha bağımlı şekilde kullanmamızı istiyorlardı.

18 Aralık 1878... Emîr Casim Âl-Sani, Osmanlıyı Katar’a davet ediyor, Osmanlı da onu kaymakam yapıyor. Ki o gün hâlâ millî bayram olarak kutlanıyor.

İsrail'in 9 Eylül'de Katar'daki Hamas müzakere heyetini hedef alan saldırısının ardından İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)-Arap Birliği Ortak Olağanüstü Zirvesi Katar'ın başkenti Doha'da toplandı.

Bugün milletimizin çocuklarına büyük bir ihtimamla öğrettiği görgü kurallarının çoğu, asırlar öncesinden gelmektedir...

Anadolu mutfağı, geçmişten günümüze uzanan lezzetleriyle, her tat ve kokuda yüzyıllık hatıraları canlandırır. Emekle hazırlanan her yemek, hangi millete veya dine ait olursa olsun, kültürel bir değer ve özel bir anıdır.

Sanat, tarih boyunca özgürlüklerin ve demokrasinin simgesi olmuş, bireysel iradenin ve ifade özgürlüğünün temel taşı olarak kabul edilmiş. Ancak günümüzde, bu idealler, ekonomik çıkarlar ve büyük sermayelerin egemenliği altında erozyona uğramış, sanat artık özgürlük ve demokrasiye hizmet eden bir araç olmaktan çıkıp, finansal kazanç ve iktidar ilişkileri ile biçimlenmiş bir sektör hâline dönüştü. Bu dönüşüm, sanatın ruhunu zayıflatmakta ve onun asli amacını gölgelemekte.

Osmanlıları tarih sahnesine çıkaran en mühim amil gazadır. Gaza olmasaydı Osmanlı da olmazdı. Birbirlerine ölümüne bağlı bir avuç mücahid din-i mübin yolunda cihada koyulduğunda hiç kimse onların cihan tarihinin görmüş olduğu en büyük devleti kuracağını tahmin edemezdi.

Borsa İstanbul’da BİST 100 endeksi geçen hafta %8,89 gibi oldukça ciddi bir prime imza atarak, önceki iki haftada gerçekleşen kayıplarını geri aldı. Bu yükseliş, aynı zamanda son 11 haftanın da en hızlı primi oldu.

Rûh, hayâl, dünyâ ve ötesi ile bağlantılı olan gözsüz görme olayı (rü’yâ)… Yaşadığımız ve en hassas âletlerle gözlemlediğimiz dünyâmızda birçok bilinmeze hâlâ ulaşamamışken, rûh, kalp, akıl ve bunların bir kısmını sülûkten bildiğimiz âlem-i emri nasıl tanıyacağız? Çâresi “la edrî” deyip geçmek mi?

Futbol aklı “office boy”, hocası “stajyer” olan takımdan ne beklenir ki?

Skor aldatmasın, gerçekleri görmek lazım. Bordo mavililerin alacağı daha çok yol var.

Sezona çok kötü başlayan Rafa Silva ve beş maçtır suskun olan Abraham için Kayseri deplasmanı tam bir terapi oldu.

Fenerbahçe uzun bir süredir millî futbolcu Kerem Aktürkoğlu’nun peşinde koşturuyor. Ha bugün ha yarın derken süreç iyice uzadı. Şampiyonlar Ligi play-off turunda Fenerbaçe’nin Benfica ile eşleşmesiyle de iş çıkmaza girdi. Kerem’in kendilerine karşı oynamasını istemeyen Benfica’nın başkanı Rui Costa işi yokuşa sürdü. Ve Kerem Fener’e rakip oldu. 

Premier Lig ve Bundesliga'dan "yıldız" kontenjanıyla büyük paralara alınan 2 futbolcu... İlki, hayal kırıklığıydı; havalimanında karşılandığı Türkiye'den sessiz sedasız ayrıldı. Halefi de henüz beklenen patlamayı yapamadı; bugün-yarın diye diye 3 ayı tamamladı.