Arafat heyecanı
En önemli hac farizalarından Arafat Vakfesi için Suudi hükûmeti çalışmalarını hızlandırdı.
İrfan Altıkardeş / MEKKE - Arafat’ta Arap ülkelerinden gelecek hacı adaylarını Mina’ya taşıyacak raylı sistemin kontrolleri tamamlandı. Türk hacıları daha önceki yıllarda olduğu gibi 9 numaralı Diyanet’e tahsisli yoldan, Arafat’a 20’şer bin kişilik 3 sefer halinde otobüslerle çıkartılacaklar. Yaklaşık 30 saat Arafat Ovası’nda kalacak hacılar için bu yılda yüksek tavanlı ve büyük bir kısmı klimalı çadırlar için jeneratör ve klima temini gibi hizmetlerin alt yapı çalışmaları başladı.
Dünyanın dört bir tarafından Mekke-i Mükerreme’ye ulaşan hacı adayları, Arafat Ovası’nda vakfe zamanı milyonlarca kişi olması sebebiyle Cebel-i Rahme Tepesi’ne önceden ziyaret ediyorlar. Ancak Hazreti Adem ile Havva’nın buluştukları tepede Suudi görevliler gelen ziyaretçilerin rahatça dualarını yapmalarına engel oluyorlar. Bu tepeyi ziyaret etmeyi ibadet olarak görmenin bidat olacağını belirten görevliler, ziyaretin kutsal olarak görülmemesini söylüyorlar. Suudilerin bu ikazlarına aldırış etmeyen hacı adayları bu tarihî mekânı ziyaret etmeyi sürdürüyorlar.
Arafat’ta bulunan Arap ülkelerinden gelen hacıları Mina’ya indirmek için inşaatı önceki yıl tamamlanan ve yılda sadece 3 gün hizmet veren raylı sistemde de bu yıl tam kapasite çalıştırılacak. Ancak raylı sistemi Körfez ülkelerinden ve Suudi Arabistan’ın içinden gelen hacılar kullanabilecek. Türk hacıları daha önceki yıllarda olduğu gibi Terviye günü saat 16.00’dan itibaren otobüslerle Arefe günü başlangıcı olan saat 02.00’ye kadar Arafat Ovası’na götürülecekler. Hastalarda ambülanslarla hastanelerden alınıp, hacı olabilmeleri için Arafat’a çıkartılacaklar. Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Bürosu, Mekke-i Mükerreme’de bulunan Türk gazetecileri Arafat Ovası’na çıkararak çalışmaları yerinde incelemelerini sağladı. Peygamber Efendimizin “Hac Arafat’tır” sözünü hatırlatan Diyanet yetkilileri, hacı adaylarının bu mekânı Rahmet Tepesi’nden tamamıyla görmeleri içinde mutlaka Cebel-i Rahme ziyaretini programlara koyuyorlar. Türk hacılar ise Cebel-i Rahme’ye tırmandıklarında dünyadaki en büyük arzularının gerçekleştiğini ifade ediyor. İlerleyen yaşlarına ve sarp yamaçlardan güçlükle tepeye çıkmalarına rağmen Türk hacı adayları durumlarından şikayet etmiyor. Hac kurasında çıkarak kutsal topraklara gelmelerinin hayatlarındaki en büyük muratları olduğunu belirten hacı adayları, bütün dostları ve memleketlerindeyken kendilerine, ‘Cebel-i Rahme’ye gidince beni de hatırla’ diye tembihatta bulunan dostlarının isimlerini zikrederek onlara dua ediyor.
Haccın üç farzından en önemlisi olan Arafat Vakfesi ise bayramdan bir gün önce yapılıyor. Türk hacılar, terviye günü, yani arife gününden bir gün önce Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kiraladığı otobüslerle ihramlı olarak Arafat’a getiriliyor. Sabaha kadar çadırlarda namaz ve dualarını yapan hacılar, arefe günü vakfe duasının ardından öğle ile ikindi namazlarını birleştirerek kılıp güneşin batımından sonra Müzdelife’ye hareket ediyor. Müzdelife’den nohut büyüklüğünde 70 tane taş toplayan hacılar, gecenin bir kısmını burada geçirip Müzdelife Vakfesine duruyorlar. Hacılar ertesi gün Mina’da Cemerat denilen şeytan taşlama noktasında taşları atmaya başlıyorlar. Suudi yetkililer, üç katlı olan şeytan taşlama noktasını önceki yıl dördüncü katın inşa ederek, hacıların rahat etmelerini sağladılar. Şafi mezhebinde olanlar Mina’da 3 gün durmaları vacip olduğundan, bu hacılar için kurulan çadırların bakımı da yapılıyor. Geçen yıl Mina’da yaşanan izdiham faciasından sonra bu yıl daha fazla tedbir alınması ve titiz çalışılması da dikkat çekiyor.
